31 Mart 2009 Salı

Coastal Scents 88'li Far Paleti

Bu kadar rengin el altinda bulunmasi her zaman icin avantaj! Zaten bunlara artik renk degil 'ton' demek lazim :)
Coastal'in paletlerine hep hayranlikla bakmaktayim. Bendeki 'ultra shimmer' yani parlak 88'li far paleti. Mat palet de ayni tonlarin mat olanlarini iceriyor. Sevgili Ebvatacigimin bu yazisinda mat paleti de gorebilirsiniz. Ben kendisinin yorumlariyla son kararimi verip almistim paletimi :)

Ayrica Coastal'in allik paleti, ruj paleti ve kontor paleti de goz kamastirici, akil celici :) Onlari da buradan gorebilirsiniz. Bence fiyat/kalite degerlendirmesinde basarili bir palet. Bu kadar tonu baska bir markadan almaya kalksaniz ciddi bir butce gerektirir. Ben gunluk olarak cok goz makyaji yapmamama ragmen kullanisli buluyorum paleti. Sonucta hic aklinizda ve elinizde olmayan bir renk lazim oldugunda imdadiniza kosacaktir ;)


Onun disinda bu markanin jel linerlari ve fircalarindan ozellikle italian badger serisi begeniliyor. Ben bu serinin blending fircasini kullaniyorum ve gayet memnunum (ben de sasirdim ama hic dokulme problemi olmadi fircanin!) Ihtiyaci olan ve butcesine uygun firca arayanlara kesinlikle tavsiye edebilirim.

PS. Fotolarin ilki flashsiz yuksek iso'da ikinci flashli cekim. Scala olarak ne koysam bilemedim once ceyreklik koydum sanirim bu bizim metal 1 tl ile ayni ama emin olamadim :/ sonra herkesin boyunu bilebilecegi tombo uc kutum carpti gozume onu da koydum :)) cok sacma oldu ama eminim bir fikir verir boyut hakkinda! :)


Tinky ;)

Ruj - 09 Yaz Favorilerim

Eveettt... Bu yaz kullanacagim favori rujlarim belli oldu diyebilirim... Bende boyle bir hastalik var: her ruj her mevsim kullanilamiyor :D Yazin daha acik renk ve parlak renkler yakisiyor dudaklara. Bu yazin listesi ise soyle:
1. Her zaman bir numaram! Onun mevsimi yok maalesef! O yaz kis favori... 10 yil kullansam bikmayacagim bir ruj Estee Lauder Pure Color Cyrstal serisinin 301i Crystal Baby :)) Bu ruja asigim ben yaa!!! Zaten Estee ne uretse iyi uretir de dudak urunleri bir ayri, oncelikle mis parfum kokularina hastayim :p Pure Color Cyrstal serisi parlakligi ve durusuyla bende bir numara. Cyrstal Baby'im ise yarisi tabiiki rengiyle onde bitiriyor :) Uzun suredir ayri dustuk ve sanirim bu sebepten bir sure devamli kullanicam ;p Kristal bebisim benim!!




2. Yine ayni seriden bir Estee. Cyrstal Coral. Tam yaz rengi! Mutlaka tavsiye edilir... Rengi buradan gorebilirsiniz. (dedigim gibi 1 ve 2 nodaki e.lauder bebekler benimle degil suanda :/)



3. Clinique benim nedense ilk marka tgercihlerim arasinda degil (aslinda nadiren aldigim urunlerini cok da begenerek kullanmama ragmen...) Ama Strawberry Ice listemde 3. sirada. Aslinda 1. bile olabilirdi super bir renk ama maalesef ki Estee Crystal Baby'i cikardi (hem de yillar once ;))




4. Mac Hello Kitty koleksiyonunun Cute-Ster'i zaten ben daha almadan adina tavdim bu rujun ;) Ama kendide adi gibi 'so cute' olunca almak sart oldu! Bakmayin 4. sirada kaldigina! bu sikir sikir ruj suanda benim kiymetlim jokerim her seyim. O da Estee'lerin kurbani ;p Ama onlarin yoklugundan faydalandi ve suan 'bir numara'.







5. Siz bakmayin benim boyle ruj ve glosslardaki Estee Lauder takintima. Benim rujda ilk goz agrim Lancome'dur. Color Fever serisinin Pink to the Club'i bol altin az da yesil isiltilariyla listeye besinci siradan girdi! Aslinda Mac'in yeni cikan Sugar Sweet koleksiyonunun favori ruju Lolipop Lovin'e benziyor biraz ozellikle isiltilariyla.. Ama daha bi pempis diyebilirim.





6. Yeni cikan Loreal Color Juice serisinin 415 numarasi Cherry Freeze'i ile listeyi tamamlamak istiyorum. Hedefim 5'te bitirmekti ama olmadi iste :) Baktim ki renkler acik gitmis biraz listede, bir de bir iki gundur surdugum mis kokulu rujumda yazin cantadan eksik olmayacak gibi geldi bana ;) Ustune pembe (maybelline 08 strawberry carats) ya da renksiz (e.lauder high gloss clear) bir glossla daha bir parlak daha bir canli gozukuyor, benden soylemesi...




Gelelim swatchlara 1 ve 2 yok tabii :( 1. foto flashli 2.si flashsiz ve son olarak ustlerine tiklayarak fotolari buyutebilirsiniz...
















Tinky ;)

30 Mart 2009 Pazartesi

ABD'de Is Degistirdim


Oturdugum yerden... Pazar gunu... Zaten calismazken... Evet ya sasilacak sey degil mi??? Simdi siz gelin bir de beni dusunun!!! SOK-TA-YIM!!!!! Ya zaten donuse bir sey kalmadi.. Ben yavas yavas psikolojimi bozmaya, is moduna girmeye baslamistim...

Yanlis anlasilmasin calismayi cok severim.. Hele isime asiktim, bir zamanlar.... Ama biktirdilar tabi... Boyle sizin mutlu ve huzurlu oldugunuzu gorup cekemeyen bi grup insan olur ya! Hah!!! Iste onlar calisti cabaladi ve beni soguttular isten, is yerinden, isle ilgili her seyden.. Abartmiyorum 1 hafta her gun aglayarak dondum ben eve yaa!!!! Esimin amerikadaki egitimi belli oldugunda psikolojik travma yasamistim resmen, onun da destegi olmadan o kadar uzun zaman tek basima naparim diye. Sonra benim de gidecegim belli olunca sevincten cildirdim 'kurtuluyoummm!!!!!!!' diye.

Ya iste donuse sayili gun kala, ben yine psikolojik durum ayarlamalarina baslarken kendi tuslarimla oynayip... Dun.. Gunesli guzelim pazar ogleden sonrasinda... Ogrendim kiii..... Donuste yeni bir ise basliyorummm!!!

Ben de sasirdim.. Ama Turkiye burasi. Ogrenicez hep beraber sasirmamayi.. Turkiye, Eskisehir Tepebasi Belediyesi. Yeni binaya tasinmistik ben amerikaya gelmeden bir ay kadar once. Donuste yeni binada calisacagim derken... Parti mevcut baskani aday gostermedi ya baskan da degisecek derken... Baskan degisince kimler kimler gorev degistirir mudurler, amirler, koordinatorler noollur kii??? derkennn... 29 Mart yerel secimlerinde Eskisehir Tepebasi Merkez Ilcesi 2004 yerel secimleri oncesi donemde oldugu gibi yine yeniden halk tarafindan DSP 'ye uygun goruldu ve Ahmet ATAC tekrardan Belediye Baskani oldu. Demek ki halk oyle takdir etmis efendim, son secimde sectigi AKP yonetimini sectigine pisman olmus, 'hizmetler karsiligini bulamamis', onceki belediye baskanimiz tekrar secilmis. Eee... halkin takdiri...

Sanirim tahmin ettigimden cok daha koklu bir kadro degisimi yasayacagiz.. Bir onceki secim sonrasi henuz belediye de calismiyordum ama anlatanlarin yalancisi olayim: Kadro %80 degismis. Yani simdi de oncekine benzer bir durum yasandigi sadece rollerin degistigi goz onune alindiginda ben dondugumde kadro yine %70-80 degisse diyorum... Eeee bu durumda ben is degistirmis olacagim :D

Yorumlara gecelim... Nasil olur bilemem her sey 'supriz' seklinde beni bekliyor olacak donuste. Ama ben zaten mutsuzdum.. Yani donuyorum diye psikolojim bile bozulmustu. Simdi bu supriz icimde kipirtilar.. karnimda kelebekler... nasil anlatsam bir heyecan olusturdu bende. En kotu ihtimalle yine mutsuz olurum, AMA benim icin oyle bir ihtimal YOK! Sadece ne olacagini bilmemenin bir heyecani var.. Ee kolay degil yeni bir ise basliyacagim ;) Umutluyum :)

Ben, Turkiye'nin yetistirdigi su gencecik Biyolog Tinky... Kisa calisma hayatimda zaten bir biyologun calisabilecegi neredeyse her tur calisma ortamini denemis bulunmaktayim.. Hayvanat bahcesinden, hastaneye, ogretmenlikten, arastirma laboratuvarina.. Son olarak belediyeye nasil ise girdigimi bile anlayamadan 3 senedir istikrari tutturmus gibi gozuksem de sanirim burada da ortam sartlari istikrar yasamama musade etmeyecek... Bak tam yerimi buldum 3 senedir sabit duruyorum derken hooppppp...

Is Degistirdim!

Tinky ;)

PS. Yeni binamiz o kadar yeni ki dogru duzgun bir resmini bile bulup koyamadim ;p Tanitim filminden arakladim kusura bakmayin :)

26 Mart 2009 Perşembe

CQ Duetto Eyeshadow Liner

Iste beni Sugar Sweet koleksiyonunun shadesticklerinden kurtaran cicilerim :)) CQ'yu ben amerikan markasi olarak biliyordum ancak bunlarin uzerinde Almanya'da yapildiklari yaziyor. Azicik kafam karisti. Turkiye'de olup olmadigindan emin degilim. Birkac ay once aldim bu urunun 4 rengini: golden beige, cool blue, silver night ve white pearl. Yukaridaki dort renk soft lilac, cool blue, golden begie ve cool green. Burada 12 rengi de gostermis ama cok sacma bir sekilde, bence bakmayin ;p Ama itiraf etmeliyim butun renkler harika!

Yumusakliklarindan cok memnunun mac'in shadesticlerinden daha kolay geldi surumu bana. Renkleri de cok guzel, sanirim yesil, lila ve kahve de alacagim. Tabii fiyatlati da baya uygun, ozellikle mac'le kiyasladigimda ;) Bu stick farlarin bir ozelligi de arka taraflarinin eyeliner olmasi. Benim cok kullanacagim bir ozellik degil belki ama... Ben daha cok stick kisimlarini far bazi olarak kullaniyorum.

Ben tasinma sirasinda cool blue ve white pearlu nereye koyduysam daha cikaramadim :p ama Turkiye'de cikacaklardir... (2 valiz bir daha Turkiye'de acilmak uzere kapatildi) :D

O yuzden size sadece 2 rengi sunuyorum simdilik. Buyrun bakin golden beige ve silver night:

Sagdaki fotograf iceride makyaj masasinin isinda, alttaki ise gun isiginda cekildi. (Bugun hava bulutlu ama... Idare edin iste canim!) ;)








Yine gun isigi ve yapay isik farki..



Tinky ;)

Darfur


Hic duymayan bile gectigimiz aylarda duymustur Darfur'u diye dusunuyorum. Sudan cumhurbaskaninin ulkemize ziyareti ocak ayinda baya bir olay olmustu benim medyadan takip edebildigim kadariyla.

Darfur Sudan'in col ve corak arazilerinin bati kesiminde yer alan en buyuk parcasi. Afrika'nin en buyuk ulkesi olan Sudan'in petrol zengini eyaleti. 2003 yilindan beri sure gelen ic savas nedeniyle perisan olmus bir halkin vatani.

Diyeceksiniz ki simdi 'ne alaka Tinky, neden sen amerikada Turkiye ozlemi cekerken bu dunyanin unuttugu Afrika colunden bahsediyorsun?'

Haftasonu ogrendim babamin gonullu olarak basvurdu Saglik Bakanligi'ndan gorev belgesi gelmis. Kizilay'in kurdugu Sahra Hastanesi'ne 20 kisilik bir ekiple bashekim olarak atanmis. Pazatesi gunu ekip olarak Nyala'ya(Darfur eyaletinin baskenti) vardilar. Zaten en son o zaman haber aldik. Internet yok diyecegim komik olacak... Kalacaklari yerde tuvalet bile binada degilmis! 6 yildir sure gelen savas iklim sebebiyle zor olan yasam kosullarini iyice cekilmez hale getirmis. Benim babam bunlari bilerek gonullu oldu; orada sefil olmus bir halka yardim etmeye gitti...

Tam da kavusmaya az kaldi derken, seni bu kadar ozlemisken donuste Turkiye'de sana sarilamayacagim icin, artik hergun skype'tan konusup bilgisayarin kamerasindan seni opemeyecegim icin, senden haber almanin cok cok zor oldugunu bildigim icin ve annecigim evde sensiz kaldigi icin cok uzgunum babacim! :'(

Kendimi bildigimden beri hayran oldugum, insanliklarini kaybedip de paraya tapan bir milletin icinde yasarken beni boyle yetistirdigin icin minnet duydugum canim BABISKOM :* Seninle ve yaptigin her seyle gurur duyuyorum babacim!

Kizin

23 Mart 2009 Pazartesi

Kumsaldan Pazar Manzaralari

Hep oyle uzun uzun yazip can sikacak degilim... Azcik da gorsel calisayim dedim. Gunesli bir gunun ardindan tatilciler denizin tadini cikarip bol bol guneslendikten sonra, aksama dogru pazartesi gununun yagmurlu olacagini haber veren bulutlarin aheste beste gokyuzunu kaplayisi esnasinda, yerel halk olarak kumsal yuruyusumuze basladik... ;)





Yerel halktan bahsederken samimiydim ;)


Tinky ;)

20 Mart 2009 Cuma

AJ's de Cumartesi Gecesi


Evdi, tasinmaydi derken sikintili gecen bir haftanin ardindan kendimizi azcik disari atalim dedik. Ama n'olmus bu Destin'e ya!! Spring break i (bahar tatili) firsat bilen amerikali kendini Destin'e atmis sanki, trafik felaket; ana yol zaten cokmus durumda da ara yollara da girilmiyor. Feci yani...


Neyseki tam aksam ustu herkes plajdan/isten evine girdigi saatte azicik ferahlamis bulduk yollari. Biz de bunu firsat bildik kendimizi zor attik favori mekanimiza. AJ's deniz urunleriyle unlu, okyanusun uzerinde konumlanmis bir teras bar. Sansimiza sevdigimiz grup yoktu ama yine de fena degildi muzik. Dolunayda guzel enstanteler yakalarim diye umutlanmistim ama hafif ruzgar sagolsun bulutlari itiriverdi hep dolunayin onune! Yine de aradan bir kac poz yakaladim ;)


Guzel eglendik; once ruzgara, gecenin ilerleyen saatlerinde de kalabaliga ragmen...


Tinky ;)

19 Mart 2009 Perşembe

MIMlenmisim Parasutleyim :)


Lenoosh'cum mimlemis beni haberim yok :) Konu da tam benlik!! ;) Cok gec kalmamisimdir umarim parasutu acmaya... sey yani sorulari cevaplamaya :p

1-Paraşütle atlamaya karar verdiniz ve ilk atlayışınızı yapmaya hazırlanıyorsunuz. Yerde sıranızı beklerken yukardan atlayanları seyrediyordunuz... Aklınızdan neler geçiyor?

Hmm.. Aslinda benim yukseklik korkum var ya.. Acayip hem de!!! Yani cikarim yukariya da, nasil geri inerim bilemiyorum.. Heran vazgecip cayabilirim. Ama bir de deli adrenalin bagimlisiyim!! Roller-coaster tarzi bir sey olsa gerek bu; ilk sefer baslayana kadar vazgecme secenegine karsilik dayanilmaz bir 'yapmaliyim' arzusu!!!!! Ya emniyet kemerim acilsa?? dersin hep.. Bu sefer de ya parasutum acilmazsa? Ama emniyet kemeri hic acilmadi ;p
2-Sıranız geldi ve uçak üç bin metreye yükselirken siz de kendinizi hazırlıyorsunuz. Arkanıza hiç bakmadan önünüzde açılan kapıya geliyor ve kendinizi aşağıya bırakıyorsunuz.Aşağıya atlarken ne diye bağırıyorsunuz?

Ahahahhahaaa!!!! Gecmis olsun yavrum atladin valla!!! Donus yok! Neyse olaya konsantre olmaliyim, nerde o ip??!!? (Arar tarar sonunda bulurum, baslarim cekistirmeye!) Nasil yani yaaa??? Bu degil miydi yoksa yaw?! Acilmiyor bu ZIKKIM!? Ya keske ben yine roller coastera binseydim! N'olcak simdi???? Bagirsam duyarlar mi ya bir platform felan yok mu emerjansi durum varrrr!!! ACILLLMIYOOOOOORRRR BUUUU!!!!!!!!!! AAAAAAAAAaaaaa! AA acildi :D Neyse ya iyiymis boyle suzule suzule... Insan su ipi fosforlu bi renk yapar dikkat ceksin diye ama! Sonra karisir iste boyle.. 100 bilmem kac tane sey sarkiyor su parasutten... Ne bileyim ben neyi cekiyorum :p Ama manzara da sahane dimi ya....

3-Güvenli bir biçimde yere indiniz. Paraşütünüzü toplarken bir eğitmen size doğru geliyor ve birşeyler söylüyor. Eğitmen ne söylüyor?

Tebrik ederim Tinky!!! Bravo yani bir de 'yukseklik korkum var' diye vazgececektin neredeyse! Gayet basariliydin ilk atlayisa gore. Cok sogukkanliydin, hatta bir ara baktim kuslarla birlikte kanat cirparak suzuluyorsun :) Bu yasa kadar denememen hata olmus...

ben :/ (ne kanadi ya ben orda s.o.s. veriyordum ekibe; acilmiyor sandim da cebellesiyordum oyle.. sogukkanli degildim ama baya soguk ter doktum yani!!! ) Ahahaa evet hocam valla ben de sasirdim kendime!!!

Tinky ;)

18 Mart 2009 Çarşamba

Neredeyim BEN Kac Gundur?

Kayboldum gittim kac gundur elin amerikasinda!! 'ne isim var benim buralarda' diye sizlana sizlana, 'hadi artik donelim' edalarinda..

Internetim yok, keyfim hic yok!

Sonunda bir evim bile yok durumlarindayken..... :D Tam da bunalimin dibine vurmusken, bu koca kita ve hatta okyanus bana dar gelirken..... amerikalilara olan 'ozel sevgim' dolayisiyla kendilerine bol bol 'duaciyken'.... Askima sarilip sarilip aglarken... Abimizin evinde 1 gunluk misafirlikten hemen sonra...

BOMBA GIBI DONDUM!!!!! :)))

Neredeyim ben kac gundur? 107 Sunset Cove'dayim.. Yeni evimizdeyim... Cennet gibi bir yerdeyim... Bahcesinde yabani tavsanlarin, agackakanlarin gezdigi, cam ormaninin icinde, arka cepheden okyanus manzarali ;p yeni evimizdeyim :)

Once iyi ozelliklerini saydim ozellikle ki ilk intiba onemli diyerekten. Elektrik (yok) acilsin, internet (yok) aboneligi yapilsin, temizlensin, ilaclansin derken kac gun gecti. Neyse donusumuze 2 ay kala bize bu iskenceyi reva goren eski ev sahibimize kapak olsun; demek 2ay icin de ev bulunup rahat yuzu goruluyormus. ;D

MUTLU OLARAK DONDUM!

BURADAYIM :))

Tinky ;)

10 Mart 2009 Salı

YeMeKteYiZ ;)


Baslik bir yarisma programina gonderme :D hic izlemedim ama canim kardesim cok anlatti, bir de Avrupa Yakasi'nin bir bolumunde yarismanin konseptini gormuslugum var. ;)

Biz de dun oglen Koreli arkadaslarimizda yemekteydik efendim. Sagolsunlar zahmet edip ugrasmislar, elleriyle Turk dostlarina ziyafet hazirlamislar! Yalniz belirtmeden gecemeyecegim Korelilerin ev arkadasi Italyan da kendilerine ciraklik seviyesinde yardimci olmus :)

Ya bir paragraf bu Italyan arkadas icin acmassam icimde kalacak! Aksama da ayni eve farkli bir misafir grubu yemege davetli, bi farkla: aksam yemeginin Sefi Italyan, ciraklar mi? Koreliler :) Aksam monusunde pizza varmis ve biz oradayken de hazirliklar devam etmekteydi. Italyan arkadas muthis hamur yoguruyor!!! Ee yakalamisken sirlarini almak lazim degil mi ;) 'Ne koyuyorsun pizza hamuruna, yumurta var mi?' dedim. (malzemeler bende sakli yumurta mevzusuna geciyorum direk) 'Pizzada yumurta yok, onu makarna, lazanya ve ekmek hamuruna koyuyorum.' dedi! Evet dedi! Bu arkadas ekmek ve makarna hamuru (hatta makarnanin bizzat kendisini) hazirladigini soyledi! Makarna ancak ev yapimi oldugunda lezzetli Italyan Makarnasi oluyormus cunku! Sanirim bu konu basli basina bir yaziyi hakediyor.. Donelim Kore usulu ziyafetimize!

Kore sofrasinda genelde tek bir ana yemek tabagi ve diger ikram edilen cesitler var (side dish-> nasil diyecegimi bilemedim, bizim ortaya servis icin konan meze, salata&zeytinyagli tarzi ana yemek olmayan cesitler). Bizim gibi akdeniz mutfagi usulu yesil salata adetleri yok. Sebzeler genellikle haslanmis fakat tam oldurulmemis (patatesler bile bizim damak zevkimmize gore cig sayilabilir). Pirinc her ogunun vazgecilmezi, ancak pisirme tarzlari 'lapa' seklinde. Aciyi oldukca seviyorlar. Benim sasirdigim diger bir nokta Cin mutfagindaki 'tuz'dan burada eser yok! Ama degismeyen bir uzakdogu sofra ogesi olan 'Bamboo Sticks' yani bambu cubuklar yine catal yerine tabagimizin yaninda duruyor.

Gelelim yemeklere:


Ilk olarak ana yemek tabagi; Bi Bim Bab. Ne kadar eglenceli bir ismi var degil mi! Ustelik kendi de ismi kadar eglenceli. Bi Bim Bab'in servisi; haslanmis pirinc etrafina 6 cesit hafif kavrulmus sebze, kavrulmus kiyma, uzerine yagda yumurta ve yaninda aci sos ile oluyor. Sebzeler orjinal olarak 30 cesitmis. Ancak gunumuzde 6 ceside indirgenmis. '30 cesitte ne! abarti' diye dusunmeyin! Bi Bim Bab aslinda kralin sofrasinda sunulan bir 'Saray Mutfagi' ogesi. Bize ikram edilen gunumuz usulu mutevazi Bi Bim Bab'da ise mantar, patates, havuc, kabak ve sogan vardi. Aci sos da ayri bir alem. Temel maddesi bildigimiz kirmizi aci biber olsa da icinde yok yok! Pirincten, bir kac cesit sebzeye, baharattan soya sosuna kadar bir suru seyin karisimi. Benim aciyla aram pek yoktur lezzet versin diye az tercih ederim. Orjinaline baya bir konulurmus bu aci sostan. Bi Bim Bab'i yeme usulune gelince, bambu cubuklariyla guzelce butun tabagi karistiriyorsunuz; tabakta ne varsa iyice karismali! Buna cok hevesli olmayan esime baska bir Turk arkadas 'karistirmazsak ayip olabilir'deyince hepimiz aldik elimize cubuklarimizi... :)

Ana yemek olan Bi Bim Bab disinda iki cesidimiz var: Kimchi ve Bulgogi

Kimchi aylardir Koreli arkadaslarla tanistigimizdan beri adini duydugumuz ve merakindan kivrandigimiz unlu bir Kore lezzeti. Bugune kadar tek bildigim lahanadan yapiliyor olmasi idi. Meger bu Kimchi bizim lahana tursusu tarzinda bir seymis. Hafif eksili, bolca acili degisik bir tat. Icinde lahanadan baska bir sey daha var ama onun ne oldugunu bir turlu kesfedemedik.


Bulgogi icin de en aciklayici tarif 'sebzeli kiyma kavurmasi' olabilir basitce :) Ama tadi biraz tatlimsi sosundan dolayi. Ve biraz sulu 'kavurma'ya gore. Ama bambu cubuklarla yemesi en kolay olan buydu bence :)

Ayrica sofra muhabbetinde ogrendim ki hayvanlar alemi takvimine gore ben 'fare yili'nda dogmusum. Once itiraz ettim 'takvim yanlis gozden gecirin!' dedim. Ama anlamini duyunca yanildigimi anladim. Yilimin ozellikleri burcumun ozellikleriyle de gayet uyusuyor :)) 'liderlik becerileri ile donatilmis' oluyorlarmis fare yilinda doganlar ;p

Sonuc olarak bence yemek gayet basariliydi. Kore lezzetelerine gelince; benim icin degisik bir deneyim oldu ve gayet guzeldi. Tuzsuz bir mutfak olmasi ayri bir sempati yaratti bende. Biz tatmadik tabi ama bol bol muhabbeti yapildi sofrada; bu mutfagin deniz urunleri ozellikle balik monusu de oldukca zengin! O nedenle bu mutfagi merak edenlere tavsiye ederim!
Tinky ;)

Morrison Springs

Scubaya yeni basladim daha. Emekleme asamalarindayim, ama acaip keyif aliyorum! Atin beni suya, birakin gidin yani.. :)) Zaten deniz memleketinde(nasil bir tamlama uydurdum!) cocukluklari gecenler omur boyu yaz tatillerini sayiklarlar '10gun senelik izin gelse de baliklar gibi sudan cikmasam!!!' diye... Benim ki de oyle bir su aski iste... Scuba sayesinde tam balik oldum; suyun alti ustu farketmiyor artik bana :) Hatta alti daha bir renkli daha bir eglenceli!

Florida'da havalar isindi (pek sogumamisti zaten :p) ama okyanus daha titretiyor yani... Hadi 'ben soguk suda yuzmeyi severim' tarzinda bir insansiniz diyelim ama soguk suda scuba soguk suda yuzmeye hic benzemiyor! O nedenle haftasonu dalisimizi daha iliman olan tatli suda, Morrison Springs'de, planlamistik. Kalabaliga kalmamak icin erken bulusalim diye karar aldik ekip olarak. Iyiki de oyle yapmisiz. Manzara sabahin 7'sinde sisli havada tam bir kartpostal gorunumu. Annecigimin kulaklari cinlasin, imkan olsa onun icin bir cay icerdim orada! (Annemin hayattaki en buyuk zevkidir su manzarasina karsi cay icmek!) Tabi onun yerine basladik ekipcek hazirliklara, sonra dalisimizla ilgili brifing ve... sudayiz :))

Tatli su deniz kadar berrak olmuyor tabii... Balik da cok yoktu. (Hatta esim biraz hayalkirikligina ugradi ;p) Ama yine de super bir haftasonu gecirdik. Simdi nisani iple cekiyorum tekne dalislari icin! :D
Tinky ;)

6 Mart 2009 Cuma

Cildimdeki Dogallik


Yanlis anlasilmasin kozmetik urunlere kesinlikle karsi degilim hatta kullaniyorum zaten. Ama benim onceligim dogallar yani bitkisel yaglar :D Hem yuzumde hem ellerimde, kisaca tum cildimde...

Simdi 'yag' deyince herkes bir urkuyor. Hatta ilk duydugumda ben de 'zaten cildim yagli, yaglar benim cildime nasil iyi gelebilir ki?' demistim. Tam da sivilcelerden cok cektigim bir donemde kizlarla toplandigimiz 'lise bulusmasi'nda eczaci olanimiza danisiyoruz n'apsak bu sivilcelere?' diye. Eczacimiz kendi de az cekmedi bu minik canavarlardan. Bize bir seyler oneriyor ki araya ekonomist giriyor 'ben sonunda kesfettim' diyor ve basliyor anlatmaya sihirli formulunu :D Ben de boyle tanistim iste dogal bitki yaglariyla ve ekonomistcigimin kulaklari cinlasin hala cok da memnunum hatta ustune kendi bilgilerimi de katip zenginlestirdim urun listemi. Cok uzattim, basliyorum..

Oncelikle gul yagi.. Gul suyunun tonik ozelligini bilmeyen yoktur sanirim. Gul yagi da ayri bir alem efendim. Yagli ve karma ciltler icin bence vazgecilmez bir bitkisel yag! Ben ilk kullanmaya basladigimda daha sik uyguluyordum; hem sivilcilerimden dolayi hem de cildim daha bir yagliydi simdiye gore.. Yas ilerledikce genel olarak ciltteki yag uretimi azaliyor malum. Simdi nasil uyguluyorum? Iki sekilde. Birincisi aksam yuz temizleyicimle (ben Lancome Creme Mousse Confort kullaniyorum su siralar) temizledikten sonra pamukla tum yuzume asagidan yukari hafif dairesel hareketlerle uyguluyorum. Siz de yagli bir cilde sahipseniz yuzunuzu gul yagi ile sildikten sonra pamugun rengine bakin sasiracaksiniz! Cunku gul yagi ciltteki 'yag dengeleyici' etkisinden dolayi tam bir mucize :) Gul yagini ikinci kullanim alanim ise bir 'yok edici' olmasindan dolayi direk olarak sivilcenin uzerine! Evet deneyin ve gorun! Gece yatmadan once gul yagi emdirdiginiz pamugu sivilcenizin uzerine yara bandiyla yapistirin. Inatciligina ve boyutuna gore sabaha hafiflemis, ertesi gun icinde de gecmis oluyor minik canavarlar!(Herkesin cilt ozelligine gore farkli sonuclar olabilir ama benim tanidigim uygulayanlarin hepsinde sonuc pozitif ;) )

Ikinci kurtaricim kayisi yagi. Ya da kayisi, badem, zeytin yagi karisimi da olabilir. Bunlarin ozelligi de nemlendirici ve cildin yenilenmesine yardimci olmalari. Ozellikle o gun en azindan ogleye kadar makyaj yapmayacaksam (mesela pazar gunleri olabilir) bu yagi yine pamuga emdirerek yuzume uyguluyorum. Cildimin iyice emmesi icin zaman vermis oluyorum boylece. Haftada 2-3 kez uygulamaya calisiyorum bunu da. Kayisi yagi duzenli kullanildiginda ciltteki lekeri de gecirebiliyor.


Bir de ayda bi kac kez uyguladigim yaglarim var: elma yagi, avakado yagi, papatya yagi, portakal yagi gibi. Bunlar da cildin guzellesmesini ve aydinlanmasini sagliyor. Bu yaglari emdirdigim pamuklari buzdolabinda bekletiyorum ve daha sonra uyguluyorum. Uygulayinca ve cildiniz yagi emince hakikaten etkilerini farkediyorsunuz.

Iste bunlar benim hem dogal hem ucuz hem de etkili bir kac puf noktam. Ayrica bir tek ben degil esim de kullaniyor dogal yaglari. Bir sure Amerika'da baya bir sikinti cektik yokluklarinda ama canim kardesim saolsun 112 acil servis gibi yetistirdi imdadimiza 'dogallar'imizi :))

Unutmamak lazim makyaj saglikli ciltte guzel durur! :)

Tinky ;)

5 Mart 2009 Perşembe

Taylor Made Minerals II

Yeni pigmentlerimi haftasonu denerim diyordum ama tamamen unutmusum haftasonu scuba yapmaya gidiyoruz :)) (havami da atarim, ama su daha cok soguk pek keyifli olmayabilir; kiskanmayin) ;p O nedenle dun pembe&mor tonlarinda bugunde kahvelerle denemeler yaptim ve yorum bekleyenleri daha fazla bekletmeyim dedim! Sonuc? Asagida :)

Once mor agirlikli dunku denemem.. Renkler: Amethyst, Slick, Decony, Chintzy, Bone (bkz. Taylor Made Minerals yazim) Far bazini (mac paints kullaniyorum) kirpik diplerinden kasa kadar olan bolgeye surdukten sonra:
- Goz kapaginin orta kismindan disa dogru amethyst (212 ile)

- Disa dogru olan kisma ve slick (249 ile)

-Alt kirpiklerin altina da amethyst (219 ile)

- Goz kapaginin ice dogru olan kismina decoy (275 ile)

-Kas altina bone (275 ile)

-Goz pinarina chintzy (219 ile)



Gelelim ikinciye... Renkler: Moot, Grave, Latte, Bone ve Charm. Bakalim begenecek misiniz siz de bu renkleri? :))Bunlari da ayni sekilde uyguladim. Gozumun icine mac softsparkle eye pencil'in goldenair rengini surdum. Birkac foto. koydum cunku isigin gelisine ve flasa gore farkli sonuclar oldu hepsini paylasayim istedim.


Tinky ;)

4 Mart 2009 Çarşamba

Beyaz Altin


Hahoe Maskeleri yazimi okuyanlar sormuslar efendim; biz yabanci dostlarimiza ne cesit armaganlar veriyormusuz? :)) Hemen cevap vereyim; islemeli, nazar boncuklu, cicekli bocuklu el isleri(bayanlar icin) ve luletasi hatira esyalari (beylere) hediyeliklerimizi verdik biz de :D Sonra dusundum; Maske Dansini anlatmisim uzun uzun. Eskisehirli degilim ama yarim Eskisehirli sayilirim yani ;p Luletasindan bahsetmemek olmayacak simdi bu durumda...

Luletasi; dunya rezervinin %70'i Turkiye'de (Eskisehir) olan, daha cok tutun aksesuarlari ve sus esyalari yapiminda kullanilan bir mineral.





Arkeolojik kazilarda M.O. 3000 donemine ait bir hoyukte el ile yontulmus luletasi esyalara rastlanmasi kullaniminin 5000 yillik bir tarihe dayandigini gosteriyor. Dunyaya yayilmasi ise maalesef bizim sayemizde olmamis. Kayitlara gore 1600'lu yillarda Macar bir tuccarin Eskisehir'den Viyana'ya goturmesiyle basliyor luletasinin Avrupa seyahati. Daha sonra luletasi 300 yil boyunca Eskisehir'den Viyana'ya tasiniyor ve buradan dunyaya ticareti yapiliyor. Bu nedenle luletasi mineralinin Avusturya'dan ciktigi ve orada islendigi kanaati tum dunyada yaygindir. Hatta Avusturya'da iki tane Luletasi Muze'si bulunmaktadir ve Luletasi Fastivali duzenlenmektedir. Ee ne demisler At binenin, kilic kusananin.

Topraktan cikarildiginda kirli beyaz ve yumusak bir maden olan luletasi, sanatcisinin elinde sekilden sekile girer. Cikarildiktan sonra sertlesen luletasini islemek icin yumusatmak gerekir. Daha sonra sanatci tasa bakar ve hayalgucu ona o tasta hangi figuru gosterirse onu isler.





Islenen luletasindan kalan artiklar ogutulerek bazi kimyasal maddelerle karistirilir ve tekrar kullanilir. Bu ikinci nesil luletaslarina 'suni luletasi' denilir.


Tutun aksesuari olarak kullanilmasinin sus esyasi olmasi disinda bir nedeni de luletasinin tutun yaninca olusan bazi zararli madeleri emme ozelliginin olmasi. Zaten kullanilmis olan luletasi pipo ve sigara agizliklarinin bu sebepten renk degistirdigi (sarardigi) gorulur.



Bir ara baya meraka dusup luletasini arastirmistim ve sanatcilariyla konusmustum. En buyuk sorun degerinin bilinmemesi Beyaz Altin'in. Daha Eskisehir'de yeni yeni kiymeti anlasiliyor. Turkiye ise hala tanimiyor. Tum dunyada ozellikle Avrupa'da seckin sus ve hediyelik esya satan magzalarda mutlaka rastlarsiniz luletasina. Fiyatlari gorunce donakalirsiniz! (Ozellikle de Eskisehir'deki fiyatlara asinaysaniz :D) Kiymetini o zaman anlarsiniz. Turkiye'den sonra dunyada hatiri sayilir miktarda luletasi cikarip isleyen ulkelerin basinda Kenya var. Ancak burada bile taslarin kalitesi o kadar kotu ki ancak islendikten sonra boyama yoluyla sus esyalarindaki kusurlar gideriliyor. Kenya disindaki ulkelerdeki luletasi hem nitelik hem de nicelik olarak dikkate alinmayacak seviyede.


Umarim biz de bir gun beyaz altin'in degerini anlariz Hem maddi hem manevi olarak..


Tinky ;)



http://www.eskisehirliyiz.biz/ sitesinden ve Eskisehir Valiligi'nin hazirladigi Luletasi brosurunden faydalanilmistir. :)